JEET KUNE DO TARİHÇE

Bruce Lee Amerika’da Kaliforniya eyaletinin San Fransisko şehrinde doğdu (1940). Onlu yaşlarda Wing Chun’un büyük ustası Yip Man’in nezaretinde onun üst öğrencilerinden Wong Shun-Leung, William Chueng ve arkadaşları Hawkins Cheung ile birkaç yıl çalıştı. Wing Chun çalışırken Hun Gar, Praying Mantis ve Tai Chi gibi diğer dövüş sanatlarını da denedi. Wing Chun’un merkezi hat teorisi (centerline), sabit dirsek teorisi (immovable elbow theory), trapping (phon sao), dört köşe teorisi (four corner theory) ve sticky hands (chi sao) gibi Wing Chun metotlarıyla kollarını makineleştirdi. Bruce Lee sürekli olarak değişerek gelişti ve geliştikçe değişti. Wing Chun dışında Batı Boksu (western boxing) çalışınca bir takım noksanları olduğunu düşünmekle birlikte bokstan da yararlandı. Ayrıca altı ay kadar kardeşiyle çalıştığı eskrim (fencing) sayesinde stop-hit, atağın beş yolu (five ways of attack), güçlü tarafın önde olması (power side forward), kırık ritim (broken rhythm), şaşırtmaca (deceptiveness), zamanlama (timing), mesafe ayarı (cadence), bazı ayak hareketleri (footwork) egzersizler gibi sonradan ona ilham olacak bilgiler edindi. Çin’de dövüş sanatçısı olup da Wushu ile ilgilenmeyen neredeyse yok gibidir.

Amerika’ya gitti (1959). Seattle’a (Washington) yerleşerek orada “Lee Jun Fan Gung Fu Enstitüsü” adında bir dövüş sanatı okulu açtı (1964). Burada bazı değişikliklerle Wing Chun öğretince bazı Wing Chun ustaları bu değişikliklerden dolayı ve Çinli dışındakilerle olan paylaşımı nedeniyle dövüş teklifleri aldı. Çin’in bölgesel dövüş sanatları ustası Wong Jack Man’i bir meydan okuma maçında 3 dakikadan daha kısa sürede dövüşüp yendikten sonra Bruce Lee zaferine rağmen hayal kırıklığına uğradı. Dövüş stilinin ona koyduğu limitler nedeniyle dövüşün uzamış olmasından rahatsız oldu ve tüm potansiyeliyle dövüşmediğini gördü. Böylece limitleri olmayan dövüş sanatları felsefesini oluşturacaktı. Bu uygulayıcıları bir şeyler yapmak için bir tek yol veya stile zorlamıyordu. İlk kez Garfield High School’da 1 inch yumruk kullanımını gösterdi. “Çin Kung Fu’su: Kendini Savunmanın Felsefi Sanatı” (Chinese Gung Fu: The Philosophical Art of Self Defense) kitabını yazdı.

Seattle’da Judo şampiyonu Jesse Raymond Glover ile bir Judo Şampiyonasında tanışınca Lee’nin hem en yakın ve hem de çalışma arkadaşı oldu. Glover onu kısa süre sonra kendi arkadaşlarıyla (Ed Hart, Skip Ellsworth, Jim DeMile, Leroy Garcia, Pat Hooks) tanıştırınca Lee’nin parklarda, garajlarda ve spor salonlarındaki derslerine onlar da dâhil oldu. Daha sonra Taky Kimura, Joe Cowles, Doug Palmer, Pat Strong ve başkaları geldiler. Fakat Lee sürekli evrimleşti. Oakland’da kendisinden yaşça büyük olan dövüş sanatçısı James Jimm Lee ile tanışınca Oakland’da ikinci bir Jun Fan Gung Fu Enstitüsü’nü açtılar. Yaş farkına rağmen James, Bruce’dan etkilenince Seattle’ı bırakarak Oakland’a geldi ve okulu açtı. James yardımcı öğretmen oldu. Ed Parker’ın Long Beach’a Uluslararası Karate Şampiyonası davetine icabet ederek orada 1 inch yumruk ve iki parmak şınavını gösterdi. TV yapımcısı Bill Dozier tarafından keşfedildi (1964). Lee Los Angeles’a taşınarak (1965) üçüncü ve son okulunu Dan Inosanto ile açtığında artık “Durduran Yumruğun Yolu” (The Way of the Intercepting Fist) ya da “Jeet Kune Do” (JKD) felsefesinden söz ediyordu.

Bruce Lee’nin dövüş sanatı “Jun Fan Gung Fu” olarak biliniyordu. Zira Lee’nin Çince adı Jun Fan’dır. Los Angeles’taki öğrencileri arasına Ted Wong, Dan Lee, Bob Bremer, Jerry Poteet, Pete Jacobs, Richard Bustillo, Larry Hartsell, Herb Jackson ve Steve Golden dahil oldu. Joe Lewis, Mike Stone, Chuck Norris ve Louis Delgado gibi turnuva şampiyonlarını da çalıştırdı; Joe Hyams, Stirling Siliphant, Tom Tannenbaum, Lee Marwin, Kareem Abdul Jabbar, Roman Polanski, James Coburn ve Steve McQueen gibi meşhurları da. Sonra tüm okullarını kapatarak (1969) çalışma için “arka bahçe” (backyard) yaklaşımını benimsedi. Önce sınıfları küçük ve dersleri daha kişisel tuttu. Wing Chun’un kol ağırlıklı disiplininden kurtularak Jhoon Rhee tarafından kendisine öğretilen hızlı tekmeleri kullandı. Bu süreçte henüz otuz yaşında ağırlık kaldırırken sırtını incitince doktoru bir daha tekme kullanmasını yasakladı. Dinlenme sürecinde JKD ile ilgili notlar aldı. Rahatsızlığını kendi çabasıyla atlattı.

Bruce Lee farklı çalışma metotları kullandı. Kuvvet için ağırlık çalışması, dayanıklılık için koşu, esneklik için germe ve diğerleri. Stilsiz stile vurgu yaptı (the style of no style). Geleneksel stillerin kalıplarından kurtulmak gerektiğini söyledi. İsminin fazla kısıtlayıcı olduğuna düşününce bu ismi verdiğine pişman oldu; çünkü belirli parametreler koyuyordu. Hâlbuki onun fikri sınırların dışında bir sanattı. Anilikteki önemine binaen öncü yumruğu (straight lead) önemsedi. Hasma atak yaparken “haber verme” dedi, “telgraf çekme” (non-telegraphic). Su gibi akarak açıları bulmayı öğütledi (be like water). Savunmaları uzatma yerine atağı anında durdurmayı (stop hits & stop kicks) ya da eşzamanlılığı (simultaneous parrying & punching) yani çabuk cevap vermeyi önerdi. Yükseğe tekmeyi egzersiz dışında hoş görmedi (no low kicks & high punch & mixed). Gerçek dövüşü ya da gerçekçiliği kriter edindi (combat realism). Klasiklerin tabularını yıktı (non classical). Akışkanlığı tavsiye etti (fluidity). Tüm mesafelerde rahatlık (comfort in all ranges) ve tüm pozisyonlarda rahatlık (adaptability in all positions) istedi. En yakın mesafede en uzun silahı kullanmayı teklif etti (longest weapon on nearest target). “Yumuşak hedefe güçlü silah” (strongest weapon softest target) dedi. Bireyin sistemden önemli (individual more important than the system) ve deneyimin de tekniğin üstünde olduğunu iddia etti (experience over technique). “Faydalı olanı al” dedi (absorb what is useful) ve “gereksiz olanı at” (hack away the unessential). Koşulsuzluğa (non conditional), kişisel özgünlüğe (individual uniqueness), doğallığa (spontaneity), stratejist olmaya, her yerde uygulanabilirliğe (applicable anywhere) çağırdı. “Limiti limit olarak kullanma” dedi (no limitation as limitation) ve “yolu yol olarak kullanma” (no way as the way). “Her şey dâhil et ve hiçbir şeyi hariç tutma” dedi (all inclusive, excludes nothing). “Bob and weave”den bahsetti. Ekonomik hareket edilmesini istedi (economy of motion); etkili (efficiency), direkt (directness) ve basitçe (simplicity). Prensipleriyle büyük bir dövüş sanatı filozofu olduğunu gösterdi. Bu yüzden Jeet Kune Do komplike hareketler veya stilize kalıplar yerine basitliği arar.

Egzersizi çok önemsedi. Bruce Lee’nin ilk iki okulundaki müfredatında egzersiz olmasa bile sonraki okulunda bu noksanlığı gidermiştir. Bu müfredatta önce fitnes programı vardır. Bruce Lee birçok dövüş sanatçısının fiziksel kondisyon için yeterince zaman ayırmadığını fark etti. Total fitnesin tüm elementlerini, kas kuvveti, kas dayanıklılığı, kardiyovasküler dayanıklılık ve esnekliği dâhil etti. Kas gücünü geliştirmek için geleneksel vücut geliştirme ve ağırlık çalışmalarını kullandı. Dövüş sanatlarındaki fiziksel çalışmalarda başarılı olmak için zihinsel ve ruhsal hazırlığın önemli olduğunu vurguladı. “Jeet Kune Do’nun Yolu” (The Tao of Jeet Kune Do) isimli kitabında antrenmanın en ihmal edilen şey olduğunu yazdı. Yeteneğin geliştirilmesi için çok fazla zaman harcandığı gibi kişiliğin geliştirilmesi için zaman ayrılmadığını söyledi. JKD sadece Bruce Lee’nin konsepti olduğundan salt olarak “Jeet Kune Do” ismini hiçbir öğrencisi kullanmamaktadır.

Asistanı Dan İnosanto, “Bruce Lee’nin ölümünden sonra Jeet Kune Do değişik evrelerden geçmiştir” dedi. Lee’nin bazı öğrencileri Jeet Kune Do’yu Lee’nin kendilerine öğrettiği gibi öğretirken diğer bazıları ise kendi kültürel sanatlarını (BJJ, Filipino Kali, Thai Boxing, French Savate) kattılar. Bruce Lee’nin asistanlarına göre, “Her dövüş sanatçısı kendi JKD’sini kendisi bulacak olmasına rağmen, daima JKD’yi kendi başına bir sanat oluşturan bir çekirdek prensipler serisi olacaktır.” Bruce Lee bırakın her yıl her ay değişen ama gelişen biriydi. Bu yüzden ona ait her şeyi almanın yolu tüm öğrencilerinden yararlanmakla mümkündür. Bruce Lee JKD felsefesinde kişinin kendi özgünlüğünü ortaya koymasını istediğinden farklı JKD metotları oluşmuştur. Profesör Joseph Cowles’ın Wu Wei Gung Fu’su, Sijo James Demile’in Wing Chun Do’su, Grand Master Jesse Raymond Glover’ın Non Classical Gung Fu’su, Guru Dan İnosanto’nun Jun Fan Jeet Kune Do’su örnek verilebilir. Tüm öğrencilerinin JKD’leri soyadlarıyla ifade edilebilir.

JKD Kulelkavido, Yüksel Yılmaz tarafından adının hiç duyulmadığı 1980’li yılların başından beri incelediği JKD felsefesinin ülkemiz şarlarına göre dizayn edilmiş bir Türk konseptidir. 80’li yıllarda özel derslerle bu felsefeyi yaymıştır. 1987’de İzmit’in merkezinde açılan bir spor okulunda uzun zaman bu felsefenin kriterlerini anlatmıştır. 1993’te yayınladığı dövüş sanatı dergilerinde bu felsefenin inceliklerine girmiştir. Yabancılarla karşılaştığı özel müsabakalarında bile her defasında bu felsefenin sadece bir teoriden ibaret olmadığını göstermiştir. Çeşitli branşlarda yarışan JKD’ciler dünya şampiyonlukları elde etmişlerdir. Yüksel Yılmaz’ın öğrencileri arasında Bruce Lee’nin ikinci, üçüncü ve dördüncü jenerasyon öğrencileri de mevcuttur. Silsile olarak başta Jesse Glover olmak üzere Bruce Lee’nin altı orijinal öğrencisinden ders almış olan Tom Keplar’ın “Non Classical Gung Fu” Türkiye’deki temsilcisi ve “Türkiye’de Jeet Kune Do’nun Babası” olarak ilan ettiği Yüksel Yılmaz tarafından yorumlanmıştır. “Non Classical Gung Fu” Bruce Lee’nin ilk asistanı Jesse Glover’ın Jeet Kune Do konseptidir. Yüksel Yılmaz dış bağlantılar yaparak Bruce Lee’nin tüm öğrencilerinin JKD’lerini Türkçeleştirerek makalelerle halinde yorumlarını medyada yaymıştır. 2008’de “Jeet Kune Do’nun Felsefesi” isimli kitabı yayınlanmıştır. 2009 yılında Avrasya Jeet Kune Do Federasyonu’nu kurarak dünyanın çeşitli ülkelerinde ve Türkiye’de temsilcilikler belirlemiştir.